Merhabalar, sonunda pasaportuma kavuştum ve deneyimlerimi siz değerli forum üyeleriyle paylaşmak için fırsat buldum.
Mülakat tarihim 8 Şubat 9:00 idi.
Unganlar'dan randevuyu 5 Şubat 11:55 saatine aldım. 5 Şubat günü saat 10-10.30 arasında Unganlar'a gittim fazla bir yoğunluk yoktu. İstenilen belgeleri verdikten sonra fotoğraf çektiler. Sonrada muayenehaneye girdim. Aşı kartımda ilk doz Tetanoz aşım yazmadığı için Bayan Ungan bu durumu sordu, ben de ilk dozu başka bir doktorun yaptığını, fakat sisteme girmeyi unuttuğunu, aşı tarihlerine bakıldığında ise 3. doz aşımın yapılmış olduğunun anlaşılacağını söyledim. Bir şey söylemedi. Hızlıca muayene ederken kulağa ezberlenmiş gibi gelen 10-15 soru sordu. Su çiçeği geçirdin mi sorusuna, bir de küçük bir burun ameliyatı geçirdiğim için "ameliyat geçirdiniz mi?" sorusuna "evet" dedim. Diğerlerinin cevabı "Hayır" idi. Kontrolden sonra aşı yapacağını belirtip içeriden aşıları getirdi ve hazırlayıp enjekte etti. Daha sonra alt kattaki Düzen Lab'da kan ve idrar tahlili, ciğer röntgeni çekildim.
Sağlık raporu için toplamda 275 dolar ödedim. 6 Şubat, saat 17 civarı raporu teslim aldım.
8 Şubat sabah 8.45 gibi konsolosluk kapısına gittim. Kapı önü yoğundu. Kuyruğun sonuna geçtim, ayrı bir kuyruk yoktu. Daha sonra ileriden "9" mülakatlarını alıyorlar sesini duyar gibi oldum ve kapı önüne doğru hızlıca yürüdüm. Kuyruktakilerin hakkını yedim mi bilmiyorum ama kapı ile kuyruk arasındaki etkileşim tamamen durmuştu ve öndekilerin 9 mülakatı olmadığını düşünerek doğruca iç kapıya girdim. Görevliler de kabul edip iç kapıdaki gruba katılan son isim oldum. Kemerleri montu çıkararak teker teker x-ray'den geçtik. Konsolosluk içinde ise kapı ağzında numara veren kişiler var. Pasaportu ve Fotoğrafı gösterip Green Card dedikten sonra ikiyüzlü haneden numara verdiler. Ben girdiğimde içeri doluydu. Green Card görüşmesine gelenler için bekleme bölümü ayrı. O alanda arkadaşımla selamlaşıp oturdum. O'nun mülakatı 8.00'de idi ve evraklarını teslim edip son görüşmeyi bekliyordu. Yaklaşık 40 dakika sonra ilk kez numaram yandı ve evraklarımı teslim etmeye gittim. Burada çalışan kadın, bahsedildiği gibi asabi biri değildi ve gayet kağıt sesi furyası ile evrakları verdim, bir şey söylemedi. Yaklaşık 15 dakika sonra tekrar yandı ve 330 dolar ücreti yatırdım. Vizede dosyam üzerinde onay işareti atılmış kutucukların yanı sıra kırmızı kalem ile yazılmış bir kelime gözüme çarptı ama ne olduğunu anlamadım, hafiften içe doğru burkulsam da çok da üzerine düşmedim. :)) Sonra tekrar beklemeye koyuldum ve arkadaşım saat 12 onay kağıdına kavuştu, kutladık. Arkadaştan 5 dakika sonra benim numaram da yandı, aramızda daha numara olmasına rağmen neden bu kadar hızlı sıra geldiğini anlayamadım. :)) Gittim ve yoğunluk olduğunu öğleden sonra 2'de gelmemi rica ettiler, ben de otelden çıkış yaptığımı valizlerim olduğunu beklemenin biraz zor olacağını söyledim. İçeride kimsenin kalmayacağını herkesin yemeğe gideceğini ve orada da bekleyemeyeceğimi söylediler, ben de kıramadım tabi, kabul ettim sonra gelmeyi. Saat 14:00 için giriş kartı doldurup verdiler ve yemek yemeye çıktım. Yemekten sonra 13.50'de tekrar içeri girdim, sabahki kalabalıktan eser yoktu. Öğleden sonrası için gönderilen ben gibi diğer arkadaşlar vardı. Ben girdiğimde siyahi bir hanım abla ve sanırım iki çocuğu konsolos ile görüşüyorlardı. Ben geldikten sonra 45 dakika daha görüştüler. Benden önce ne kadar daha görüştüler bilemiyorum sonunda mutlu gibi ayrıldılar. Onlar ayrıldıktan sonra gayet hızlı ilerledi bizim grup. Girenleri "Bol Şans", çıkanları "Tebrikler" ile uğurladık. :))
Sonunda numaram yandı ve gittim. Merhabalaştık, verdiğim bilgilerin doğru olduğuna dair sağ elimi kaldırarak yemin ettim. Ne iş yaptığımı, Birleşik Devletler'de nereye gideceğimi, daha önce yurt dışında yaşayıp yaşamadığımı ve daha önce evlenip evlenmediğimi sordu. Cevaplardan sonra "Tebrikler, vizeniz onaylandı!" deyip onay kağıdımı verdi. Mükemmel bir duyguydu.
Darısı bekleyen tüm herkesin başına...